erdem etiği
[Alm. Tugendethik ] [Fr. éthique de la vertu ] [İng. virtue ethics ]
Normatif etikteki üç önde gelen teori kümesinden ya da yaklaşımdan biri. Erdem etiği yaklaşımı, iyi sonuç kavramını kendisine temel alan sonuççu teoriler ile ödev kavramını kendisine temel alan sonuççu-olmayan ya da deontolojik teorilerden farklı olarak insani gelişim, ahlaki değer, ahlaki karakter, erdem gibi kavramları merkeze alır. Erdem etiği yaklaşımında önem verilen genellikle iyi hayatın ne olduğunu, nasıl iyi bir hayat yaşanacağını, nasıl bir insan olunması gerektiğini, erdem ve erdemsizliklerin ne olduğunu ortaya koymak ve gerekçelendirmektir.
1-(İlkçağda) Sadece Batı felsefesine odaklanıldığında, Sokrates ve özellikle Platon bilgelik, cesaret, ölçülülük ve doğruluk/adalet gibi temel erdemleri otaya koyarak erdem etiğine önemli katkıda bulunmuş olsalar da, sistematik ve geniş çaplı bir erdem etiği geliştirmesi nedeniyle ilkçağda bu yaklaşım içindeki en önemli görüşün Aristoteles’in görüşü olduğu söylenebilir. Aristoteles insanların nihai amacının ya da en yüksek iyinin, mutluluk, iyi hayat ya da insani gelişim olarak çevrilebilen eudaimonia olduğunu düşünmüştür. Bu amaca erişmek için, insanlar kendilerine özgü işlevi, yani Aristoteles’e göre akla uygun etkinlikte bulunmayı yetkin bir şekilde, yani erdemlice yerine getirmelidir. Dolayısıyla, böyle bir hayat ancak erdemler ile mümkün olabilir. Erdemler, hem insan varlıklarının iyi hayat yaşamasını hem de ahlaken iyi olmasını sağlayan özelliklerdir. Aristoteles, entelektüel ve ahlaki erdemleri birbirinden ayırmıştır. Entelektüel erdemler teorik bilgelik, pratik bilgelik vb. içerir ve tıpkı mantık ve matematiğin öğrenilebileceği gibi öğrenilebilir. Öte yandan cesaret, yardımseverlik, dürüstlük vb. gibi ahlaki erdemler sadece pratik yoluyla öğrenilebilir. Ahlaki bir erdem, pratik bilgelik ile belirlenen eksiklik ve aşırılığın arasındaki orta noktadır.
2-(Ortaçağda ve Modern Dönemde) Ortaçağda Augustinus, Aquinas vd. Hıristiyan filozoflarla iyi hayat düşüncesine ebedi hayat, erdemler listesine de sevgi, iman, umut gibi Hıristiyan erdemleri eklenmiştir. Modern dönemdeyse belki Descartes, Hutcheson, Hume, Adam Smith ve Nietzsche gibi filozoflar bir tarafa bırakılırsa erdemler veya erdem etiği yaklaşımı büyük ölçüde göz ardı edilmiştir.
3-(Çağdaş Dönemde) Erdem etiğine ve erdemlere yönelik ilgi Elizabeth Anscombe’un “Modern Moral Philosophy” [“Modern Ahlak Felsefesi”] (1958) adlı makalesiyle canlanmaya başlamıştır. Anscombe, spesifik olarak ahlaki ödev, ahlaken doğru, yanlış ve yükümlülük kavramlarının ve genel olarak ahlaki dilimizin, evrensel yasalar olarak Yahudi-Hıristiyan etik anlayışından kaynaklandığını ve bu nedenle bunların ilahi bir yasa koyucunun varlığını varsaydığını ileri sürmüştür. Ona göre zaman içinde böyle bir yasa koyucunun var olduğu fikri büyük ölçüde reddedilse de insanlar bu kavramları kullanmaya devam etmişlerdir. Dolayısıyla o, bu kavramların bugün anlaşılmaz ve zararlı olduklarını; onları tamamen terk etmemiz ve bunun yerine eylemleri erdemli veya erdemsiz olarak değerlendirmemiz gerektiğini ileri sürmüştür. Daha sonra özellikle Philippa Foot, John McDowell, Alasdair MacIntyre ve Rosalind Hursthouse gibi filozofların, iyi bir hayat, erdemler ve antik Yunan geleneğine dönüşe vurgu yapan çalışmalarıyla bir çağdaş erdem etiği geleneği ortaya çıkmaya başlamıştır.
Çağdaş erdem etiğinin farklı versiyonlarından söz edilebilir. Onun önde gelen türlerinden biri eudaimoniacı erdem etiğidir. Bu versiyonun içinde en büyük grubu, önemli savunucularının Julia Annas, Rosalind Hursthouse, Daniel Russell, Philippa Foot ve Martha Nussbaum’un olduğu Aristotelesçi erdem etikçileri oluşturur. Aristotelesçi erdem etiği temel olarak, “insanlar için en iyi yaşam nedir?” sorusunu cevaplamaya çalışır. Erdemler bizim bir insan varlığı olarak iyi yaşamamızı mümkün kılan özelliklerdir. Bu görüşü benimseyenler, erdemli olabilmemiz için de pratik bilgeliğe sahip olmamız gerektiğini ileri sürer.
Çağdaş erdem etiğinin bir diğer versiyonu fail-temelli erdem etiği ya da duygusalcı (İng. sentimentalist) erdem etiği olarak adlandırılabilen yaklaşımdır. Bu yaklaşımın en önemli savunucusu Michael Slote’tur. Bu yaklaşıma göre erdem, eudaimonia açısından tanımlanmaz ve erdemlere sahip olmak için pratik bilgelik zorunlu değildir. Erdem takdir edilesi bir huydur ve bir eylemi erdemli yapan, onun şefkat, bakım, yardımseverlik gibi “samimi” (İng. warm) iç durumlar tarafından motive edilmesidir. İnsanların başarmak için belirledikleri şeyleri gerçekten gerçekleştirip gerçekleştirmedikleri önemli değildir; aksine onların, doğru türde inançlara, değerlere, tutumlara ve duygulara sahip olmaları önemlidir.
Çağdaş erdem etiğinin üçüncü bir versiyonu çoğulcu erdem etiği ya da hedef-temelli erdem etiği olarak adlandırılabilen yaklaşımdır. Eudaimoniacı erdem etikçileri, erdemi eudaimonia için gerekli bir özellik olarak tanımlarken, fail-temelli erdem etikleri onu iyi iç durumlar olarak tanımlar. Bu anlamda, her iki yaklaşım da tekçidir. Çoğulcu erdem etikçileri ise, bu görüşlere karşı, tek bir erdem zemini olduğu görüşünü reddeder. Christine Swanton bu görüşün önde gelen savunucularından biridir. Swanton, erdemin, dünyanın taleplerine iyi yanıt verme eğilimi şeklinde geniş bir tanımını verir, ancak bir özelliği erdem yapan şeyin, yani dünyanın taleplerine iyi yanıt vermenin farklı şekillerde olabileceğini ileri sürer. Bir şeyin erdem olabilmesi için eudaimoniaya katkı sağlaması ya da pratik bilgeliği içermesi gerekli değildir. Özellikleri erdem yapan, onların hedefleri tarafından belirlenir. Örneğin şefkat erdemi, bir kişinin acı çekmesine iyi yanıt vermeyi hedefler ve bu, önemseme, ilgi ve acıyı hafifletme arzusu gibi belirli duygulara sahip olmayı içerir. Karşıt olarak adalet erdemi, samimi duygularla yanıt vermeyi değil sadece adalet kurallarına saygı duymayı veya bunlara bağlı kalmayı gerektirir.
Belirtilenler dışında bahse değer çağdaş erdem etiği türlerinden bazıları Linda Zagzebski’nin ve Robert Merrihew Adams’ın görüşleridir.
KAYNAKÇA
Aristoteles. Nikomakhos’a Etik. Çeviren Saffet Babür. Ankara: BilgeSu, 10. Basım, 2020.
Anscombe, G. E. M. “Modern Moral Philosophy”. Philosophy 33/124 (1958): 1-19.
Besser-Jones, Lorraine ve Slote, Michael (ed.). The Routledge Companion to Virtue Ethics. New York: Routledge, 2015.
Hursthouse, Rosalind ve Pettigrove, Glen. “Virtue Ethics”. The Stanford Encyclopedia of Philosophy (Winter 2022 Edition), Edward N. Zalta & Uri Nodelman (eds.), URL = <https://plato.stanford.edu/archives/win2022/entries/ethics-virtue/>.
Russell, Daniel C. (ed.). The Cambridge Companion to Virtue Ethics. New York: Cambridge University Press, 2013.
Snow, Nancy E. (ed.). The Oxford Handbook of Virtue. New York: Oxford University Press, 2018.
Van Zyl, Liezl. Virtue Ethics: A Contemporary Introduction. New York: Routledge, 2019.
Yazar : Murad OMAY (İstanbul Üniversitesi)