[Alm. Transformationstheorie, Deszendenztheorie] [Fr. transformisme] [ing. transformism] [es. t. istihaliye]: Yaşayan türlerin, yalın biçimlerden karmaşık biçimlere doğru evrimle gelişerek ortaya çıktığını öne süren öğreti, bkz. evrimcilik I, Darvincilik, Lamarkçılık.
YAZARINI BEKLEYEN MADDE....
1861-1916 yılları arasında yaşamış olan Fransız matematikçi, fizikçi ve felsefeci.
Serpil TİMUR (Ardahan Üniversitesi)
1265-1308 arası yaşamış, Fransizken keşiş, filozof ve ilahiyatçı
Yazılıyor...F. Didem ÇOBAN SARI (İstanbul Üniversitesi)
[Alm. Situation] [Fr., İng. situation] [Lat. situs = yerleşik olan, konulmuş olan] [es. t. vaziyet]: 1- (Genel olarak) a. Belli bir zamanda, belli bir yerde belli bir çevrede bulunma; belli bir çevreye konulmuş olma. b. Bir insanın çevresiyle somut bağlantısı. 2- (Aristoteles'te) On kategoriden biri
YAZARINI BEKLEYEN MADDE....
[Alm. Sensibilität, Sinnlichkeit] [Fr. sensibilité] [İng. sensibility] [es. t. hassasiyet]: 1- Duyular yoluyla algılama yetisi; duyu izlenimlerini alma yeteneği. 2- (Kant'ta) Görüler sağlayan yeti; insanda bilgiyi sağlayan, bilgiyi oluşturan iki yetiden (duyarlık ve anlık) biri. // Duyarlık ile nesn
YAZARINI BEKLEYEN MADDE....
[Alm. Gefühl, Emotion ] [Fr. émotion ] [İng. emotion, feeling ] [Lat. ēmōtus; ē: dışarı + moveō: devinmek = dışarı çıkarılmış, tahrik edilmiş, kışkırtılmış, uyandırılmış ] (Genel olarak) Fiili ya da olası (algılanan, hatırlanan ya da tahayyül edilen) bir şey, olay ya da durum
Nil AVCI (Ondokuz Mayıs Üniversitesi)
[Alm. Gefühlsmoraf] [Fr. morale du sentiment] [es. t. his ahlakı]: Ahlaksal isteme ve eylemlerin güdülerini duyguda, eğilimde, duygulanımlarda gören ahlak felsefesi. // Bu anlayışta, insanda bir ahlak duygusunun (moral sense) varlığından söz edilir; burada özellikle iyi için duyulan duygu, daha geni
YAZARINI BEKLEYEN MADDE....
[Alm. Sympathie] [Fr. sympathie] [Ing. sympathy] [Yun. sympatheia] [es. t. tecazüp]: 1- Birlikte duygulanım, bir şeyi birlikte yaşama, birlikte duyma; başkasının duygularını paylaşma. 2- Bir insanın bir başkasına karşı doğrudan doğruya bir eğilim duyması; bu eğilim belli bir nedene dayanmayabilir, o
Işıl ÇEŞMELİ (Selçuk Üniversitesi)
[Alm. Affekt, Affektion] [Fr., ing. affection] [es. t. teessür]: 1- Etkilenme. 2- Duyarlığın devinime geçişi. 3- Dış nedenlerle bir ruh durumunun değişmesi. 4- Tutkudan daha düzenli, ama daha güçsüz olan seçkin bir eğilim.
YAZARINI BEKLEYEN MADDE...
[Alm. sentimental, empfindsam] [Fr., ing. sentimental] [es. t. hissi]: 1- Duyguya ilişkin olan; duyguya dayanan. 2- Duygunun ağır bastığı, aşırı etkilediği (şey ya da insan).
YAZARINI BEKLEYEN MADDE....